YILDIZLARDAN YAĞMUR
BEKLEMENİN MEKRUHLUĞU
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Bize Malik haber verdi, ona Salih b. Keysan, ona Ubeydullah
b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona Zeyd b. Halid Cüheni şöyle rivayet etmiştir:
Resulullah (s.a.v) Hudeybiye'de gecenin son demIerinden kalma bir semanın
altında bize sabah namazını kıldırdı. Namazı bitirince insanlara döndü ve şöyle
dedi: "Rabbinizin ne dediğini biliyor musunuz?" Orada bulunanlar,
"Allah ve Resulü herkesten daha iyi bilir." dediler. Buyurdu ki:
"Allah şöyle dedi: Bazı kullarım Bana iman eden, yıldızları da inkar eden
oldular. 'Allah'ın lütfu ve rahmeti sayesinde üzerimize yağmur yağdı. ' diyenler
Bana inanan ve yıldızları inkar eden kimselerdir. 'Falan yıldız ve falan
yıldızın ortaya çıkması veya batmasıyla üzerimize yağmur yağdı.' diyenler de
Beni inkar eden ve yıldızlara inanan oldular. " Tahric: Muvaffa, 136; Buhari, 2/362; Müslim, 1/83-84.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Resulullah (s.a.v) -anam babam ona feda olsun- kelime
hazinesi geniş bir Araptır. Dolayısıyla sözleri muhtemel birkaç anlamı kapsar.
Öyle anlaşılıyor ki yağmur, çoğunluğu müşrik olan bir topluluğun bölgesine yağmıştı.
çünkü bu olay ve konuşma Hudeybiye seferinde gerçekleşmişti.
Dolayısıyla Hz.
Peygamber (s.a.v.)'in "'Allah'ın lütfu ve rahmeti sayesinde üzerimize
yağmur yağdı. ' diyen ... " sözü -Allah doğrusunu herkesten daha iyi
bilir- işte iman budur, anlamındadır. çünkü o bilir ki yağmuru ve diğer tüm
nimetleri ancak Allah verir.
Ama "Falan yıldız
ve falan yıldızın ortaya çıkması veya batmasıyla üzerimize yağmur yağdı. "
diyen kimsenin bu sözü, -Resulullah (s.a.v.)'in buyurduğu gibi- küfürdür. Çünkü
yıldızın doğması veya batması bir vakittir. Vakit ise yaratılmıştır, ne kendisi
için ne de başkası için herhangi bir şeye sahiptir. Ne yağmur yağdırabilir ne
de bir şey yapabilir.
Ama "Falan yıldızın
doğması veya batmasıyla üzerimize yağmuryağdı. " diyen bir kimse, bununla
yıldızın doğma ve batma vaktinde yağmurun yağdığını kastediyorsa, bu,
"Falan ayda yağmur yağdı." demek gibidir ve küfür olmaz. Ama böyle
yanlış anlamlara gelebilecek muhtemel anlamlı ifadeler kullanmaktansa daha net
sözler kullanmak bence daha uygundur.
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Böyle bir durumda bir insanın "Falan vakitte üzerimize
yağmur yağdı." demesini severim.
Rivayet edildiğine göre
Hz. Ömer (r.a.), Cuma günü minberde, "Süreyya yıldızının batmasına ne
kadar kaldı?" diye sordu. Abbas ayağa kalkarak "Ondan geriye sadece
Ava, yıldızı kaldı." dedi. Bunun üzerine Ömer minberden ininceye kadar dua
etti, insanlar da onunla birlikte dua ettiler. Sonra da insanların hayatını
yeniden canlandıran bir yağmur yağdı. Hz. Ömer'in bu sözü de yukanda yaptığım
açıklamayı desteklemektedir. Çünkü Hz. Ömer, Süreyya yıldızının batma vaktine
ne kadar zaman kaldığını öğrenmek istemişti. Çünkü insanlara yüce Allah'ın
yağmurları bazı vakitlerde yağdırdığını öğretmek istiyordu,ki bunu da tecrübelerden
çıkarmıştı.
Nitekim insanlar
vakitleri tecrübe etmeleri sayesinde sıcağın ve soğuğun vaktini de biliyorlar. Tahric: Marife, 3/103.
el-Ava: Arapça 6
rakamının ters halini andıran beş yıldızdan ibaret ve Arabistan'dan bakınca Şam
üzerinde doğan bir yıldız kümesidir. Ayrıca "Sureyya el-Vesm / Damgalı
Süreyya" da denir.
Bana ulaşan rivayetıere
göre Resulullah (s.a.v)'in ashabından biri, sabah uyandığında yağmur yağdığını
görünce "Açma vakti üzerimize yağmur yağdı." demiş, sonra da şu ayeti
okumuştur: "Allah, insanlar için ne rahmet açarsa, artık onu tutacak
(engelleyecek) yoktur. Neyi de tutarsa, bundan sonra onu gönderecek yoktur. O,
mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir." (Fatır, 2) Tahric: Marife, 3/103; Muvatta, 1/192.
Bana ulaşan bir rivayete
göre Hz. Ömer, ucu harbeli asasına dayanmış halde yürüyen Temim kabilesinden
bir yaşlının yağmur yağdığını görünce "Dün gece el-micdah ne de güzel
ziyafet vermiş!" demesine kızıp adamı azarlamıştır. Hz. Ömer adamın "el-micdah
ne de güzel ziyafet vermiş'" demesini hoş karşılamamıştır, çünkü adam bu
sözüyle yağmurun yağmasını adı geçen yıldıza izafe etmiştir. Tahric: Marife, 3/103; es-5ünen el-Kübra, 3/358.
el-Micdah: Süreyya ile
ikizler burcu arasında bir yıldız, ed-Debaran da denir.
Sonraki için tıkla:
YAĞMUR'UN
ALTINDA ISLANMAK İÇİN DIŞARI ÇIKMAK